Oyun, Fizik Aktivite, Spor ve Egzersiz

Oyun, Fizik Aktivite, Spor ve Egzersiz

Çocuklar bebeklikten itibaren çevredeki eşyalar ve nesnelerle etkileşimle öğrenirler, bu yüzden çevresini araştırarak keşfe çalışması ve oynaması (riskler ortadan kaldırıldıktan sonra) kısıtlanmamalıdır. Çıngıraklı sesli ve müzikli oyuncaklar, dolgu hayvanlar, plastik aynalar, toplar, taşıt araçları, lego, gibi oyuncaklarla ve  su ile oynaması  teşvik edilmelidir. Yürümeye başlayınca,  ebeveynlerde çocuğun  “çevreyi keşfi” ile “güvenliği” arasında denge kurma endişesi başlar,  bu dönemde düşmeler, çarpmalar kaçınılmaz olarak sıklaşır ve buna bağlı gövdede morluklar oluşur. Gövdedeki bu morluklar çok geniş ve ağrılı olmadıkça endişe edilmemeli ve çocuk kısıtlanmamalıdır. Oyun çocuklarının, bakıcıların gözetim ve denetiminde merdiven tırmanması, hoplayıp atlaması, koşması, yüksek olmayan bisiklete binmesi ve yaşıtları ile oynaması teşvik edilmelidir. Çocuğun ruhsal yönden sağlıklı gelişmesi için bu aktiviteler gerekli olduğundan, onu kısıtlamak yerine  kanamaları önlemek için  1-2 yaş arasında koruyucu faktör tedavisine  başlanması  önerilmektedir.

Fizik aktivite kasların esnek, eklemlerin güçlü olmasına ve sağlıklı kilonun korunmasına yardımcı olur. Hemofilisi olan çocuklar ve yetişkinler düzenli fizik aktivite yapmalıdır, fakat güvenle yapabilecekleri aktiviteler konusunda sınırlamalar söz konusu olabilir. Spor ve rekreasyon (dinlence, hobi uğraşıları, eğlence) etkinlikleri çocuğun fiziksel sağlığı kadar, kendine güveninin oluşmasında da etkilidir. Bu yüzden özellikle okul çağında oyunlara ve spor etkinliklerine katılmasına izin verilmelidir. Kanama endişesi ile eve kapatılmış, hareketsiz, aşırı korunan ve mutsuz çocuklarda kendiliğinden olan (spontane) kanamalar daha sıktır. Ergenlik çağı, diğer çocuklar gibi hemofiliklerde de çok kritik bir dönemdir: akranlarından kabul görme, arkadaş bulma, kendini ispat etme çok önemsenir. Riskli olmayan atletizm türleri onlara bu olanağı sağladığı gibi kasları güçlendirmede de çok yararlıdır. Başarısızlık durumunda, moral olarak olumsuz etkilenmemesi için kapasitesine uygun etkinlik seçmesine dikkat edilmelidir. Kanama riski ebeveynleri endişelendirse de düzenli egzersiz ve spor yapan çocuklarda hareketsiz olanlara göre daha az kanama olmaktadır.

Antreman veya yarışmalardan önce koruyucu faktör uygulaması asla ihmal edilmemelidir. Spor yapacak çocuk veya ergenin, öncelikle kondisyonu iyi olmalı, kanamanın ilk belirtisini fark edebilmeli ve kanama halinde gecikmeden  hemen faktör tedavisini  kendisi yapabilmeli, kendisi yapamıyorsa eşlik eden birisinin  hemen ulaşılabilir  olması gerekir.  Ergenlik çağındaki  ve yetişkin hemofilikler kaslarını güçlendirmek için  egzersiz fizyolojisini ve spor yaralanmalarını iyi bilen bir spor eğitmeni gözetiminde ağırlık kaldırma egzersizleri yapabilirler. En düşük ağırlık ve uygun formdaki  rezistans egzersizleri ile başlanmalıdır. Halter hemofili için uygun bir spor değildir.

  Hareketsiz bir yaşam biçimi, hastaların fiziksel performansını, kas kuvvetini, egzersiz kapasitesini azaltmaktadır. Kasların kullanılmamaya bağlı küçülmesi, hem bu kaslarla ilişkili olan eklemlerin koordine hareketlerini  bozmakta hem de bu eklemle yapılabilecek olan hareketlerinde kısıtlanmasına neden olmaktadır. Normal yapısını kaybeden eklemlerde basit travmalar bile ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Özellikle bacaklarda, sorunlu bir eklem korumaya alınınca, diğer ekleme daha fazla yük bindirilmeye başlanacaktır. Zaman içinde, diğer eklemde, aşırı yüklenmelere bağlı olarak problemler ortaya çıkmaktadır. Bu durum günlük aktiviteler sırasında bile sorun halini almaktadır.

Fiziksel performansındaki azalma yanında hayat kalitesinin olumsuz etkilenmesi ise bir başka sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. 1970’li yılların başlarına kadar bu sorunlar  kümesi bir kader olarak kabul edilmekte ve  hemofililere fiziksel aktivite yapmaları tavsiye edilmemekteydi. Kas küçülmesi ve kuvvet kaybı hastalığın ilerleyen süreci içinde olması beklenen doğal  sorunlar arasında yer almaktaydı.

Günümüzde Dünya Hemofili Federasyonu’nun da belirlediği çerçevede, hemofili izleminde özel egzersiz uygulamalarıyla  kas kuvveti gelişimi ve eklem hareket açıklığının korunması amaçlanmaktadır. Hemofili hastalarının uygun bulunan sportif aktivitelere katılımı teşvik edilmektedir. Böylece çocuklar yaşıtlarından ayrı kalmayacak, kullanılmama sonrası küçülen kasları yeniden çalışacaktır. 

Hemofiliklerde geliştirilmesi gereken temel  yetenekler kasların koordinasyonu (kasılma hareketlerinde birbirini doğru olarak izlemesi) ve istenilen güçte olması, özellikle uyluk iç yüzünde vastus medialis  arka yüzündeki  hamstring kaslarının güçlendirilmesi ile  dizin tam olarak sağlamlığa kavuşturulmasıdır. Eklem hareket açıklığı, kas esnekliği ve kuvvet tekrar sağlanmadıkça, tipik postür bozukluğu gelişir, zayıflayan ve sertleşen kaslar giderek daha da zayıflar ve sertleşir.

Hemofili hastaları ve doktorları için iki önemli soru var:

  1. Hemofili hastasıyım, ne tür egzersizler yapmam gerekir?
  2. Hemofilili hastalarıma hangi egzersizleri önermeliyim?

Cevap: Duruma göre değişir. Farklı egzersizler farklı amaçlar için verilir. Her bireyin durumu farklıdır. Egzersiz; tıbbi değerlendirme önceden iyi yapıldığında, bireysel hedef ve beceriye göre planlandığında çok iyi sonuçlar verebilir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler: Egzersizlere yavaş başlanmalı, kademeli olarak arttırılmalı. Çok zayıf kaslar veya harekete ağrılı eklemler için izometrik egzersizler verilmelidir. İzometrik egzersizler; basit, etkili, az zaman harcayan ve alet gerektirmeyen egzersizler olmaları açısından pratikte en çok kullanılan egzersizlerdendir. İzometrik egzersiz, hareket açığa çıkmadan, kasların kasılarak çalıştırılmasıdır. Egzersizler yatma, oturma veya ayakta durma gibi tüm pozisyonlarda uygulanabilir.

Egzersiz sırasında “ağrı rehber olmalı”. Yeni hissedilen ağrı kas yorgunluğu ya da yeni bir kanama nedeniyle olabilir. Kanamadan hemen sonra birkaç tekrarlı egzersiz gerekirken, eklem hareket açıklığını geri kazanmak için çok tekrar gerekebilir.

1-Hemofili hastası için yapılması tavsiye edilen aktiviteler: Yüzme, yürüyüş, balık tutma, frizbi, okçuluk, golf, yelken, gibi  eklemlere darbe  riski olmayan sporlardır.

2-Fiziksel, sosyal ve psikolojik yararları zararlarından daha fazla olan sportif aktiviteler: Beyzbol,  basketbol, bowling, bisiklet, hafif tempolu koşu, sörf, dövüş sanatları (sürekli temas olmayan), paten, futbol, tenis, voleybol, ağırlık kaldırmak (hafif) gibi.

Bu sporları, vücut kondisyonu iyi ve  kasları yeterince güçlü  olmayan  ve eklem sakatlığı gelişmiş olan hastaların doktorlarına danıştıktan sonra yapmaları, ve  spora başlamadan hemen önce koruyucu faktörünü, dozu biraz artırılmış olarak almış olmaları  gerekir.

3-Hemofili hastalarında tavsiye edilmeyen, kanama riski yüksek olan sporlar: Boks, güreş, futbol, Amerikan futbolu, jimnastik, at binme, kayak buz hokeyi, dövüş sanatları (sürekli temas olan), motosiklet, dağa tırmanma, su kayağı gibi…

Hafif hemofilikler çeşitli aktivitelere katılabilirler. Ağır hemofilikler temas gerektiren sporlardan ve kanamaya neden olabilecek yaralanmalara yol açabilen aktivitelerden kaçınmalıdır. Doktor ya da fizyoterapist gereksinime göre egzersiz programları hazırlayabilir ve bunları nasıl güvenli biçimde yapılacağını öğretebilir.